Farklılıkları Anlamak, Onları Çok Daha Güçlendirir
Günümüzde birçok aile, çocuğunun dikkatini toparlamakta, hareketliliğini kontrol etmekte veya dürtüleriyle baş etmekte zorlandığını söylüyor. Onları anlamak ve en iyi desteği sunabilmek için önce bu durumun ne olduğunu doğru şekilde bilmek büyük önem taşır.
DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) bir hastalık değil, bir nörogelişimsel farklılıktır. Genetik yatkınlıkla birlikte çevresel ve psikolojik etkenlerin de katkısıyla ortaya çıkar.
DEHB’li çocuklarda dikkatini uzun süre toplamakta zorlanma, aşırı hareketlilik, yerinde duramama veya düşünmeden hareket etme sık görülen belirtilerdir. Bu durum, çocuğun hem okulda hem de günlük yaşamda bazı zorluklar yaşamasına neden olabilir.
Doğru yönlendirme, sabır ve destekle bu süreci yönetmek mümkündür. Özetle kesin olan şudur ki: DEHB, çocuğun tercih ettiği bir durum değildir.
Kurallara uymakta zorluk yaşamaları onları “yaramaz” veya “disiplinsiz” yapmaz. Aksine, doğru bir tanı ve iyi bir yönlendirmeyle çok daha üretken, dikkatli ve başarılı bireyler haline gelebilirler.
- DEHB ile Nasıl Başa Çıkılır?
Öncelikle çocuğumuz için bir rutin oluşturmalıyız. Bu rutine bağlı kalmalıyız ki dikkat süresini destekleyebilelim. Böylelikle çocuğumuz kendini güvende hisseder ve hangi saatte ne yapacağını bilerek günü daha iyi planlayabilir.
Bu plan dahilinde kısa ve net talimatlarla görevleri parçalara ayırmalı, dikkatini dağıtabilecek tüm unsurlardan uzak tutmalı ve motivasyonunu sürekli destekleyerek ilerlemeliyiz.
Aşırı hareketlilik halinde fiziksel aktivitelere teşvik etmeli, sakinleştirici bir ortam sunmalıyız. Çocuğumuzun duygularını anlamalı ve sakinleşmesi için ona zaman tanımalıyız.
Davranış yönetimlerini desteklemek için gerekirse profesyonel uzmanlarla birlikte bir plan oluşturmalıyız.
- Enerjisini Atmasına Yardımcı Olabilecek Aktiviteler
Yoga ve nefes egzersizleri, dans ve ritim oyunları, denge çalışmaları, yüzme veya açık hava yürüyüşleri sayılabilir. Bu tür etkinlikler, çocuğun enerjisini atmasına, dikkatini toparlamasına ve kendini bedensel olarak ifade etmesine destek olabilir.
- Peki, siz onların gözünden dünyayı görmeyi denediniz mi?
Unutmayın: Anlaşıldığını, kabul edildiğini ve desteklendiğini hisseden bir çocuk, tüm zorluklara rağmen kendi gücünü bulacak ve kendine bir yol çizecektir. Ve en önemlisi ise çocuğumuzu koşulsuz kabul edip sabırla desteklemeliyiz.
DEHB bir hastalık değildir; farklılıktır!
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Meryem Selvi
DEHB: Bir Hastalık Değil, Bir Farklılık
Farklılıkları Anlamak, Onları Çok Daha Güçlendirir
Günümüzde birçok aile, çocuğunun dikkatini toparlamakta, hareketliliğini kontrol etmekte veya dürtüleriyle baş etmekte zorlandığını söylüyor. Onları anlamak ve en iyi desteği sunabilmek için önce bu durumun ne olduğunu doğru şekilde bilmek büyük önem taşır.
DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) bir hastalık değil, bir nörogelişimsel farklılıktır. Genetik yatkınlıkla birlikte çevresel ve psikolojik etkenlerin de katkısıyla ortaya çıkar.
DEHB’li çocuklarda dikkatini uzun süre toplamakta zorlanma, aşırı hareketlilik, yerinde duramama veya düşünmeden hareket etme sık görülen belirtilerdir. Bu durum, çocuğun hem okulda hem de günlük yaşamda bazı zorluklar yaşamasına neden olabilir.
Doğru yönlendirme, sabır ve destekle bu süreci yönetmek mümkündür. Özetle kesin olan şudur ki: DEHB, çocuğun tercih ettiği bir durum değildir.
Kurallara uymakta zorluk yaşamaları onları “yaramaz” veya “disiplinsiz” yapmaz. Aksine, doğru bir tanı ve iyi bir yönlendirmeyle çok daha üretken, dikkatli ve başarılı bireyler haline gelebilirler.
- DEHB ile Nasıl Başa Çıkılır?
Öncelikle çocuğumuz için bir rutin oluşturmalıyız. Bu rutine bağlı kalmalıyız ki dikkat süresini destekleyebilelim. Böylelikle çocuğumuz kendini güvende hisseder ve hangi saatte ne yapacağını bilerek günü daha iyi planlayabilir.
Bu plan dahilinde kısa ve net talimatlarla görevleri parçalara ayırmalı, dikkatini dağıtabilecek tüm unsurlardan uzak tutmalı ve motivasyonunu sürekli destekleyerek ilerlemeliyiz.
Aşırı hareketlilik halinde fiziksel aktivitelere teşvik etmeli, sakinleştirici bir ortam sunmalıyız. Çocuğumuzun duygularını anlamalı ve sakinleşmesi için ona zaman tanımalıyız.
Davranış yönetimlerini desteklemek için gerekirse profesyonel uzmanlarla birlikte bir plan oluşturmalıyız.
- Enerjisini Atmasına Yardımcı Olabilecek Aktiviteler
Yoga ve nefes egzersizleri, dans ve ritim oyunları, denge çalışmaları, yüzme veya açık hava yürüyüşleri sayılabilir. Bu tür etkinlikler, çocuğun enerjisini atmasına, dikkatini toparlamasına ve kendini bedensel olarak ifade etmesine destek olabilir.
- Peki, siz onların gözünden dünyayı görmeyi denediniz mi?
Unutmayın: Anlaşıldığını, kabul edildiğini ve desteklendiğini hisseden bir çocuk, tüm zorluklara rağmen kendi gücünü bulacak ve kendine bir yol çizecektir. Ve en önemlisi ise çocuğumuzu koşulsuz kabul edip sabırla desteklemeliyiz.
DEHB bir hastalık değildir; farklılıktır!